Merhaba,
Belgrad Günlüğü ve Liberland Güne tost, yumurta ve exchange office ile başlayıp dinar milyoneri olduktan sonra ilk iş koltuğu geniş bir bisiklet kiralamaktı. Dalağım şişsin, iyice açılayım diye, bisiklet kiralama noktasına yakın olan Caffe Aquarius‘e gidip, sadesinden bir kahve içtim.
Derken yukarıdaki Belgrad haritasına göre sol ileride kalan bisiklet kiralama noktalarından bisiklet kiraladım. Bütün sahili tekerlekle arşınlamadan evvel fotoğraf çektim.
6 kilometre sürmüş olsam gerek (tahminince Ada Ciganlija’ya kadar), bir şey farkettim! Beograd‘ın bütün kıymetli ve güzel alanları kamulaştırılmış, halk yararına kullanılır vaziyetteydi. İnsanlar vakitlerini güzel ortamlarda, dolu dolu geçirmek için “ayak bastı” parası ödemiyorlardı.
Derken acıktım. Eve dönerken Pide arası Karajorjeva gömdüm (garip gelebilir ama içinde cacık ve çingene sosu vardı). Hava karardıktan sonra öve öve bitiremedikleri Black Turtle adındaki mekana gittim. Bu mekandan Belgrad‘da iki adet vardı. Evime yakın olan Svetogorska caddesi üzerindeki olduğu için orada vakit geçirdim.
Hay aksi! Partizan maçı vardı. Daha önce bir Sırp taraftar Türkiye’de öldürüldüğü için, doğru zamanda doğru yerde olmadığımı anlayıp tüydüm 🙂 Yazıyor olmak için sağ olmak lazım!
Duydum ki Özgür Liberland Cumhuriyeti ilk konsolosluğunu Sırbistan‘da açıvermiş. Gitmemek için bir sebep yoktu.
Bu satırları yazdığım esnada Vit Yedliçka, Liberland Kurtuluş Günü Bayramı esnasında yapılan piknikten sonra Hırvatistan’a gideceğini söyledi. Seyahatim devam ediyor. Her fırsat bulduğumda blogluyor olacağım. Bu linkten Vit Yedlicka hakkındaki bir önceki yazıma göz atmayı unutmayın.
Yazının devamını bekleriz, yazmıyorsunuz uzun süredir de